Evet arkadaşlar. Dear Esther gerekse grafik motoruyla, gerekse şiirsel mektuplarıyla gerekse içinde bulundurduğu müziklerle hepimizi etkisi altına almıştı. Adeta oyun grafikleri ile yansıtılmış bu romanın konusu anlamakta çok çok güçlük çektiğimizi de biliyorum. Kahramanımız Jakobson, her bitişten sonra başa döndüğümüzde farklı mektuplarla ve farklı söyleşilerle karşımıza çıkıyor. Bu nedenle en az 4 kere bitirmek gerekiyor. Ben 4 kere bitirip anlamak için verdiğim o büyük çabaların sonucunda oyunu anladım. Belki de oyun her kişinin kendine özgü yorumlanması için yapılmıştır fakat belirli bir konusu olduğuna inanıyorum. Her ne ise biz gelelim Dear Esther'in konusuna..
Bir kere oyun değil roman diyebiliriz buna. Konusu bildiğiniz üzere AŞK. Sevgili Esther dediğimiz kişi bizim karımızmış. Her yıl Hebrid adalarına tatile giderlermiş bunlar. Hebrid adaları dediğimiz yer oyundaki ada, yukarıdaki resim bunun bir parçası. Her ne ise oyunu zaten Esther'le oynuyormuşuz. Konuşan ve mesajları okuyan kişi ise kocası Jakobson'muş. Jakob'un bir gün karnı çok feci şekilde ağrıyor. İlk başlarda çok umursamasa da kronikleşen bu ağrı üzerine doktora başvuruyor. Doktor karnında taş olduğunu ve alkol tüketirse midesindeki taşları dökeceğini söylüyor. Çünkü adam ilaç kullanmak istemiyor. Bu yüzden daha doğal bir yöntemle bu seçeneği tercih ediyor. Sonraları içki içmeye başlıyor. İradesine hakim olamayan Jakob, alkolü çok tüketmesi üzerine bağımlı oluyor. Esther'le bu yüzden sayısız biçimde kavga ediyorlar. Hikayeye göre Hebrid adalarına gitmek için Şam'dan geçmek gerekiyormuş. Adam yola çıkmadan önce içkiyi fazla ***ürüyor. Esther delleniyor bu sefer ama ona adada içmeyeceğine dair söz verdiği için sakinleşiyor. Sorun çıkmaz diye kadını ikna ediyor. Yola çıkıyorlar. Şam'dan geçerken adam sarhoş olduğu için kaza yapıyorlar. Adam kurtuluyor ama Esther ağır yaralanıyor. Yoğun bakıma alıyorlar yanında sadece kocası duruyor. Kadın şoktayken ona bu mektupları ve sözleri okuyor. Oyunda adadayız. Çünkü orası kadının zihninde, bilinçaltında kurduğu bir yer haline gelmiş. Yani kadın zihninde dolaşıyor ve adam yanı başında ona sözler söylediği için onları duyuyor. ''Sevgili Esther'' diyerek adanın varlığından, antenden, keşişten, karnının ağrısından, kaza anılarından ve daha bir çok şeyden bahsediyor.'' Fark ettiyseniz oyunda bir hayalet bizden saklanıyor ve kendini de takip ettiriyor. Arada gizli yerlerde beliriyor. O hayalet dediğimiz aslında azrailmiş. Yani biz kadın olarak onu oyunda takip ediyoruz. Bize bıraktığı o mumlarla ölüme gidiyoruz. 3. bölümde mağaradaki suyun dibine atladığımızda bir an gözümüzde beliriyor kazanın anıları. Caddenin birinde kaza yapmışız. Jakob'da bize 21 adet mektup yazmış ve onları okuyor tek tek. Adam mektupların hepsini denize atmış gibi görünüyor. Tek tek batıyor onlar. Bu da şu anlama geliyor. Esther artık ölüyor. Adamın söylediği sözleri unutacak, başka aleme gidecek. Ayrıca oyunun başlarından birinde kocası martıların adayı terk ettiğinden bahsediyor ve bunu balık sürüsüne bağlıyor. Alakası yok aslında bu adamın kendi kendini avutmak için söylediği bir şey. Martılar o adada yok çünkü kadının zihninde herkes yitiyor artık. Zaten bir ara diyor ki '' İnsan ölüm döşeğindeyken ve ya ölmek üzereyken gökte paralel iki çizgi çizermiş '' diyor. Yani yardım istermiş bir güç istermiş anlamında. O gücü kocasına olan aşkından her ne kadar alsa da kaderi değiştiremiyor. Hah bir de şu anten meselesi var. Adam diyor ki madem öleceksin ben senin zihnine bir anten olarak yerleşeyim diyor. Hep zihninin derinliklerinde beni hatırla diyor. Ama öyle olmuyor tabi. Çünkü adada kalan son martı Esther'in ta kendisi. Ve en son antene çıkıyor antenden kendini aşağıya atıyor. Orada martıya dönüşüyor ve adayı terk ediyor. Yani Esther ölüyor. Oyunun bazı bölümlerinde öldüğümüzde bir ses geliyordu. Kocası yanı başımızda bize '' Come Back '' yani '' Geri Dön '' diyordu. O aralar Esther ölüp ölüp diriliyormuş yani. Kocası öyle deyince ondan güç alıp geri dönüyordu. Ama son bölümde martı olup adayı terk edince etraf kararıyor ve kocası yine '' Geri Dön '' dediğinde kadın dönemiyor. Çünkü vücudu iflas ediyor. İşte Esther'in acı sonu...
