Bir bankta oturuyordum.
Çantamı yan tarafımda ki boşluğa koymuştum.
Sadece o boşluğu görmezden gelebilmek için.
Sanki biri beni izliyormuş gibi özenle saçlarımı geri itmiştim.
Rüzgar daha sert esmeye başlamıştı.
Daha sert!
Evet biraz daha sert!
İşte bundan daha iyi bir neden olamazdı ağlamak için.
Rüzgar çok üşütmüştü göz yaşlarımı.
Deniz sessizdi.
Deniz benim gibi hissizdi.
Baktığım da göremiyordum.
Konuşuyorlardı duymuyordum.
Tüm insanlara isyan edebilecek kadar kendimi güçlü hissederken,
Aralarına karışamayacak kadar güçsüzdüm.
Çünkü yalnızdım.
Yalnızlık iyi, güzel,hoş,
Kimseye de zararı yok üstelik.
Ama bunca kalabalığın içinde, bunca mutlu insanı görünce çekilmiyor be kardeşim.
Anasına avradına sövesi geliyor işte insanın.
Ulan yalnızlık, senin hiç izin günün yok mu ?
Çantamı yan tarafımda ki boşluğa koymuştum.
Sadece o boşluğu görmezden gelebilmek için.
Sanki biri beni izliyormuş gibi özenle saçlarımı geri itmiştim.
Rüzgar daha sert esmeye başlamıştı.
Daha sert!
Evet biraz daha sert!
İşte bundan daha iyi bir neden olamazdı ağlamak için.
Rüzgar çok üşütmüştü göz yaşlarımı.
Deniz sessizdi.
Deniz benim gibi hissizdi.
Baktığım da göremiyordum.
Konuşuyorlardı duymuyordum.
Tüm insanlara isyan edebilecek kadar kendimi güçlü hissederken,
Aralarına karışamayacak kadar güçsüzdüm.
Çünkü yalnızdım.
Yalnızlık iyi, güzel,hoş,
Kimseye de zararı yok üstelik.
Ama bunca kalabalığın içinde, bunca mutlu insanı görünce çekilmiyor be kardeşim.
Anasına avradına sövesi geliyor işte insanın.
Ulan yalnızlık, senin hiç izin günün yok mu ?